Türkiye genelinde büyük yankı uyandıran yenidoğan çetesi skandalı, kamuoyunu şoke etti. Çetenin, bazı özel hastanelerle iş birliği yaparak yasadışı yollarla bebek ticareti gerçekleştirdiği ortaya çıktı. Skandal, çete üyelerinin sosyal medyada aktif olmaları ve bazı televizyon programlarına katılmalarıyla daha da dikkat çekti. Foyaları ise uzun süreli bir takibin ardından ortaya çıkarıldı.
Emniyet birimleri tarafından yapılan soruşturma sonucunda, çetenin hastanelerle olan bağlantıları mercek altına alındı. Özellikle yenidoğan bebeklerin yasa dışı bir şekilde ailelerden alındığı ve sahte belgelerle başka ailelere verildiği iddiaları üzerine hastaneler ve çalışanları da inceleme altına alındı. İlk bulgular, çetenin bazı hastanelerdeki sağlık personeliyle yakın ilişkiler kurarak bu operasyonları yürüttüğünü gösteriyor.
Çete üyelerinin, bebek ticaretini gizlemek için sosyal medya üzerinden yardım ve sosyal sorumluluk projeleri adı altında faaliyet yürüttüğü, hatta bu faaliyetlerle ilgili televizyon programlarına katıldıkları belirlendi. Bazı programlarda "yardım gönüllüsü" olarak tanıtılan bu kişiler, masum görünerek dikkat çekmemeye çalışmışlar. Bu durum, hem kamuoyunda hem de yetkililer arasında büyük bir infiale neden oldu.
Soruşturmanın genişlemesiyle birlikte, çetenin yasadışı faaliyetlerinde yer aldığı iddia edilen bazı hastaneler ve bu hastanelerde çalışan kişilere yönelik yasal süreç başlatıldı. Sağlık Bakanlığı, olayla ilgili incelemelerin derinleştirileceğini ve olayda adı geçen hastanelerle ilgili gereken tüm yasal işlemlerin yapılacağını duyurdu.
Yenidoğan çetesi skandalı, sağlık sistemine olan güveni sarsarken, bu tür yasadışı faaliyetlere karşı daha sıkı denetimlerin yapılması gerektiği yönünde çağrılar artmaya devam ediyor.