İstanbul, 2023 yılı içerisinde doğal afetlerle karşılaşmaya devam ediyor. Bu seferki sarsıntı, 0.1 hijyen dengesi üzerine kurulu coğrafyasının beklenen bir parçası olan depremlerle ilgili endişeleri yeniden gündeme taşıdı. 22 Ekim 2023 tarihinde yerel saatle 14.15’te, İstanbul'un Silivri açıklarında meydana gelen deprem, kent halkını paniğe sevk etti. Meydana gelen bu sarsıntının büyüklüğü 4.9 olarak açıklandı ve derinliği 10 kilometre olarak ölçüldü. Depremin ardından birçok vatandaş sosyal medya üzerinden durumu paylaşarak yaşadığı paniği dile getirdi. Uzmanlar ise durumu değerlendirmek ve halkı bilgilendirmek için harekete geçti.
Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü tarafından yapılan açıklamalara göre, depremin merkez üssü Silivri açıkları olarak belirlendi. Kentin birçok noktasında hissedilen sarsıntı, İstanbul'un farklı bölgelerinde paniğe yol açtı. Özellikle yüksek binalarda oturan vatandaşlar, deprem sırasında dışarı çıkmayı tercih etti. Depreme dair ilk bilgiler paylaşılırken, bazı vatandaşlar, büyük bir sesle birlikte sarsıntıyı hissettiklerini ifade etti. Eş zamanlı olarak, İstanbul Valiliği ve AFAD, deprem sonrası acil durum planlarının uygulanması için gerekli tedbirleri alacaklarını açıkladı. Deprem sonrası olası artçı sarsıntılara karşı vatandaşların dikkatli olmaları gerektiği ve tahliye gerekliliği konusunda bilgilendirmeler yapılması gerektiği vurgulandı.
Jeofizik uzmanları, İstanbul’un deprem kuşağında yer aldığını belirterek, bu tür sarsıntıların beklenmedik olmadığını ifade etti. Ancak bu noktada, kentin yapı güvenliği ve altyapı durumunun da son derece önemli olduğunu vurguladılar. Özellikle, geçmişte yaşanan büyük depremler sonrası yaşanan can kayıplarının ve hasarların, yapıların dayanıklılığı ile doğrudan bağlantılı olduğunu belirten uzmanlar, İstanbul’un deprem hazırlıklarının ivedilikle gözden geçirilmesi gerektiğini söyledi. Çeşitli mahallelerde yapılan araştırmalara göre, eski yapıların risk taşıdığı ve bu yapıların güçlendirilmesi gerektiği ortaya çıktı. Ayrıca, İstanbul'un çeşitli bölgelerinde yeniden yapılandırma ve güçlendirme çalışmalarının yapılması gerektiği ifade edildi.
Yerel yönetimler, meydana gelen deprem sonrası acil durum planlarını devreye sokarken, deprem koordinasyon merkezleri de olası artçı sarsıntılara karşı hazırlık yapıyor. Deprem bilincinin artırılması için çeşitli seminerlerin düzenleneceği, ayrıca bina yapı denetimlerinin sıkı bir şekilde kontrol edileceği belirtildi. Bu süreçte, vatandaşların da kendi güvenliklerini sağlamaları, acil durum çantaları hazırlamaları ve depreme hazırlıklı olmaları gerektiği hatırlatıldı.
Sonuç olarak, İstanbul’da meydana gelen depremler, kentin deprem riski açısından atması gereken adımları bir kez daha gündeme getiriyor. Uzmanlar ve yetkililer, hem vatandaşları bilgilendirmek hem de şehirdeki yapı güvenliğini artırmak için çalışmalarını sürdürüyor. İstanbul halkının, bu tür doğal afetlere karşı bilinçli ve hazırlıklı olması, yaşanabilecek olumsuz etkilerin önüne geçmek adına son derece önemli. Geçmişte yaşanan acılardan ders almak ve bir daha aynı felaketleri yaşamamak için herkes üzerine düşeni yapmalı. İstanbul’da yaşamaya devam eden her bireyin, doğanın beklenmedik sürprizlerine karşı her zaman hazırlıklı olma bilincini geliştirmesi gerekiyor.