Tarihi ve doğal güzellikleriyle bilinen Tunca Nehri, son 4 yıldır alarm veriyor. Nehirdeki su seviyesindeki ciddi düşüş ve artan kirlilik, hem çevre uzmanlarını hem de bölge halkını tedirgin ediyor. Türkiye’nin kuzeybatısında Bulgaristan'dan doğup Edirne'den geçerek Meriç Nehri’ne dökülen Tunca Nehri, özellikle tarımsal sulama ve su kaynaklarının kontrolsüz kullanımı nedeniyle alarm veriyor. Uzmanlar, bu sürecin devam etmesi halinde geri dönülemez çevresel sorunların ortaya çıkabileceği konusunda uyarıda bulunuyor.
Tunca Nehri'nde su seviyesinin 4 yıl önce gözle görülür bir şekilde düşmeye başlaması, nehir ekosistemini ve bölgedeki tarımsal faaliyetleri olumsuz etkiledi. Su seviyesindeki azalma, balık popülasyonunu da tehlikeye sokarken, nehir çevresindeki bitki örtüsü de zarar gördü. Ayrıca, nehirde artan kirlilik, tarımsal ve sanayi atıklarının kontrolsüz bir şekilde nehre boşaltılmasından kaynaklanıyor. Nehir boyunca görülen su kirliliği, çevrede yaşayan canlılar ve insanlar için ciddi bir sağlık tehdidi oluşturuyor.
Bölgedeki çiftçiler, Tunca Nehri’nden sulama için yeterli miktarda su alamadıkları için tarım faaliyetlerinde büyük sıkıntılar yaşıyor. Tarımsal üretimdeki verim kaybı, bölge ekonomisini olumsuz etkilerken, nehir çevresinde yaşayan halk da su kaynaklarının yetersizliği ve kirlilik nedeniyle suya erişimde zorluk çekiyor. Bölge sakinleri, yetkililere çağrıda bulunarak, nehrin eski haline döndürülmesi ve su kaynaklarının korunması için acil önlemler alınmasını talep ediyor.
Çevre uzmanları, Tunca Nehri'ndeki su seviyesinin bu kadar dramatik bir şekilde düşmesinin birçok sebebi olduğunu belirtiyor. Tarımsal sulamada kullanılan su miktarının kontrolsüz artışı, sanayi faaliyetlerinden kaynaklanan kimyasal atıkların nehre boşaltılması ve iklim değişikliğinin neden olduğu kuraklık, bu süreçte en önemli faktörler olarak öne çıkıyor. Uzmanlar, nehrin kurtarılması için yerel yönetimlerin ve ulusal çevre politikalarının devreye girmesi gerektiğini vurguluyor.
Son yıllarda, nehrin kurtarılması için çeşitli projeler ve eylem planları gündeme gelse de, şu ana kadar kalıcı bir çözüm bulunmuş değil. Tunca Nehri'nin korunması için sürdürülebilir su yönetimi, atık kontrolü ve çevre dostu tarım uygulamalarının hızla hayata geçirilmesi gerekiyor. Bölgedeki sivil toplum kuruluşları ve çevre aktivistleri, nehrin yeniden eski sağlıklı haline dönebilmesi için acil müdahalelerin yapılması gerektiğini savunuyor.
Tunca Nehri'ndeki alarm durumu, sadece bölge halkını değil, aynı zamanda Türkiye’nin su yönetimi politikalarını da etkileyen büyük bir çevre sorunu haline gelmiş durumda. Hem çevreyi hem de yerel ekonomiyi tehdit eden bu durumun çözülmesi için uzmanlar, uzun vadeli stratejik planlar yapılmasını ve su kaynaklarının daha verimli kullanılması gerektiğini belirtiyor.